Aşağıhüyük, Ankara ilinin Kızılcahamam ilçesine bağlı bir mahalledir.
Ankara iline 76 km, Kızılcahamam ilçesine 43 km uzaklıktadır.
Kızılcahamam'a bağlı en eski yerleşim birimlerindendir. Anadolu'ya Türklerin göçünden sonra, yeniş yurt için Yabanova'ya bağlı hüyükşıh (Aşağıhüyük) dağları eteğindeki ören mevkisine yerleşmiştir köyün en eski yerleşim yeri Ören mevkisidir ve daha sonraları köy Tarhanalığın Doruk diye bilinen Yukarıköy mevkisine geçmiştir. Uzun yıllar burada kalmıştır ve 18 yy sonlarına doğru Kızılcık boğazı denilen mevki ile Kiraz bağı altındaki düzlüğe bugünkü yerine taşınmıştır. Köyün tarihi eskilere dayanmaktadır. Horozoğlu deresinin üstündeki düzlükte bugünkü türbe mevkisi denilen yerde Sırıklı dede isminde bir zaatın mezarı bulunmaktadır. Mezar oyma taştan yapılmış olup, malesef defineciler tarafından tahrib edilmiştir. Daha eski kaynaklara göre yöreye 3 büyük evliyaullah gelmiş bunlar Yılanlı dede(incikdede) Kürt köye, Ali semerkant (Şıhlara) Çamlıdere'ye ve Sırıklı dede de Aşağıhüyük yöresine yerleşmiştir. Türbenin yanında bulunan diğer mezarın ise Aşağıhüyük köyünde yaşamış gaykı dedeye ait olduğu bilinmektedir. Yörede büyük medresenin olduğu bilinmektedir. Medresede Osmanlı devletinin ünlü alimleri ile Bursa ve İznik civarının sayılı hocaları yetişmiştir. Talebe sayısının 400 civarında olduğu bilinmektedir. Medresede talebelerin yatakhanesi, derhaneleri yemekhaneleri ve ahırlar bulunmaktadır. Medresenin en son eğitimci alimi Yusuf efendi denilen zaattır ve bu zaattan sonra medrese kapanmış, zaman içerisinde binası yıkılmıştır. Medresenin şu anki yeri Yuvaca ve Harman diye bilinen çayırlıktır. Medrese hocası Yusuf efendi Bursa ilinden, köyüne gül ve dut fidanı getirmiştir. Bu fidanlar günümüzde de yaşamaktadır. Köyün tarihi ve kültür yapısı çok geniş kapsamlıdır köyün kültürü orta asya türkleri ile hemen hemen aynıdır fakat zaman içinde bu kültür değişime uğramıştır altay dağları ve tişian (tanrı) dağları eteklerindeki tür obalarından getirdikleri kültür mirasını günümüzde kaybetmiştir.